"Bazı Erkekler", SİZİ NEDEN SEVMİYORUZ?

         Tabii ki öncelikle çok aptalsanız, çok kültürsüzseniz, çok tipsizseniz (ki genellikle bu kızlar için çok ayırt edici 1 özellik değildir), çok cimriyseniz ya da çok esrar içiyorsanız sizi sevmiyoruz. Yani bu temel özelliklerden birine sahipseniz, bi kere epic fail'sinizdir. Yazının gerisini okumanıza gerek yok. 

         Yani yukarıdakiler başlıca özelliklerdir, siz de hak verirsiniz ki. Fakaaat dananın kuyruğu işte buradan sonra kopuyor. 2 karşı cins güzel güzel iletişim kurarken kızların birden bire soğuduğu, beylerin de ne olduğunu anlamadığı durumlara geliyoruz. Flörtte 6 ölümcül günah:

1) Aynı anda 50 kızla flörtleşmeye çalıştığınızı anlayabiliyoruz gerizekalılar.

Afedersiniz ama bırakın da buna soğuyalım. Hadi tamam bazen biz de yapıyoruz fakat 1. buluşmada neyse, 2.de neyse ama 3.de artık o multiple flörtlerini teke indir canım. 

2)Cesaretsizlik = son

2 yıl boyunca mesajlaşıp, 3. yılda buluşup, 4. yılda tabii ki çıkmaya başlamıyoruz. Sıkıcı mısınız nesiniz? Erkek dediğin istediğini gider ve alır. "Buluşsak mı buluşmasak mı oyle mı yapsak boyle mı yapsak gitsek mi kalsak mı"  Ah be abi, senin için çürümüş.

Geçen gün hiç alakasız birinden hiç beklemediğim bir atak gördüm. Helal olsun ama dedim, cesaretli çocukmuş. En azından radarıma girdi.*

3)Kaşlarınızın ortası mı var? 

İnsan fizyolojsinde 2 göz ve koruyucu olarak 2 kirpik, 2 de kaş olmalı. Tek kaş fizyolojiye bile aykırı.  Yani üzgünüm, yapmanız gerekeni biliyorsunuz.

4)"Buraya gelsene, oraya gelsene" diye tee Yunanistan sınırına falan çağıranlar.

 Aaa salağa bak, dünyanın bi ucuna ayağına mı çağırıyorsun? Ya  makul bir yerde buluşursun, ya da gider kızı evinden alırsın. Ama kızı İpsala gümrük kapısına çağırmazsın yani. 

5)Arkadaşlarımızdan köşe bucak kaçanlar. 

Arkadaşlarımızdan niye korkarsınız ya? Bir bakmam lazım adama, arkadaşlarımla iyi anlaşabiliyor mu yoksa muhabbet kuramayan baltanın teki mi diye. Pasif mi kalıyor yoksa varlığını belli edebiliyor mu? Ayrıca bir insanın KİM olduğunun en temiz tarifi aslında arkadaşlarıdır. Ben de onun arkadaşlarını tanımak, nasıl takıldıklarını, arkadaş grubu içindeki yerini görmek isterim. Ne bileceğim belki eleman benim yanımda Prens William'dır ama arkadaşlarıyla birlikteyken tam bir Karabayır çocuğudur?

6)Panik= Son

Bu madde de "cesaretsizlik" maddesinin tam zıttıdır. İçi çürümüş beylerden daha tehlikeli bir şey varsa o da içi kaynayan beylerdir. Tanıştınız, tamam bizden hoşlandınız. Ama NOLUR PANİK YAPMAYIN. Bizi kimse kapmayacak. 3 gün içerisindeki 3. buluşmamızı gerçekleştirirsek sıkılırız. Paylaşacak yeteri kadar ortak konumuz yokken bizi günde 14 kere ararsanız (gün: 24 saat - 10 saat uyku= 14 saat uyanık, 14 saat/14= 1 saat, yani "saat başı" ararsanız) daralırız. Dahası panik özgüven eksikliğinin bir göstergesidir. 

Ne dedim, her şey "kendine güven"dir. Şimdi bazı beyler "kendinize güvenin" derken "rol yapın" demek istediğimi zannetti. Halbuki ben onlara yazının ilk paragrafında "okumayı bırakın" demiştim!** Hayır dostlar, insanların güvenini nasıl ki kazanıyorsanız, gökten düşmüyorsa; özgüveninizi de kazanmalısınız. Birileriyle flört ederek falan değil, kendinizi geliştirerek! Hangi konularda eksikseniz onu tamamlayarak. Bu kimi zaman gazete okuyarak, kimi zaman bir yabancı dil öğrenerek, kimi zaman spora başlayarak da olabilir. İllaki ferrarinizi satmanıza gerek yok, ne de olsa bilge de değilsiniz.

(bkz: Ferrari'sini Satan Bilge)

Ha derseniz ki "Niye uğraşayım?", siz de haklısınız. Dışarıda size uygun kızlar da var. Sadece herkes kendi ligini iyi seçsin.